23 Ekim 2012 Salı

Türkiye’nin Yenilenen Suriye Politikası



Savaş lobilerinin Ankara ile Şam’ın savaşacağı yönünde beklentileri sona ermedi. Bu beklentilere karşın Türkiye, Suriye politikasını adım adım yenilemeye başladı. Şam ile diyaloğun dışlandığı ve askeri çözümün giderek daha fazla gündeme geldiği bir ortamdan çıkılmaya başlandı. Artık, hem Şam ile orta yol bulunmaya çalışılıyor hem Şam’a destek veren ülkelerle diyalog arttırılmaya çalışılıyor hem de Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin sorunları ile ilgileniliyor. Böylece, kimsenin tam isteğinin olamayacağı ama herkesin memnun edilebileceği bir ara çözüm arayışı çabaları yavaş yavaş artmaya başlamıştır.

Söz konusu adımlar çerçevesinde Hatay’dan Özgür Suriye Ordusu’nun komuta merkezi çıkartıldı ve Suriye içine taşındı. Sığınmacılara sınırlar kapatıldı. BM ve Arap Ligi Suriye Özel Temsilcisi Ahdar El İbrahimi’ye tam destek verildi. Şam rejimi içinden bir isim olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Faruk Şara Suriye’de geçiş hükümetinin lideri olarak önerildi. Kahire’de gerçekleştirilen ve Suudi Arabistan’ın katılmadığı Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan ve İran arasındaki dörtlü zirve farklı bir şekilde hayata geçirilmeye çalışıldı. Riyad’ın İran ile görüşmeyi reddetmesiyle tıkanan süreç, Ankara’nın girişimleriyle aşılmaya çalışıldı. Azerbaycan’da Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın (ECO) Bakü Zirvesi sırasında Başbakan Erdoğan, üçlü görüşme sistemiyle ilgili olarak İran’a ”Biz burada üçlü bir sistem önerdik. Bu sistem de Türkiye-Mısır-İran böyle bir üçlü olabilir. İkinci sistem Türkiye-Rusya-İran olabilir. Üçüncü bir sistem Türkiye-Mısır-Suudi Arabistan olabilir. Buralardan alınacak neticeyle bu daha da yaygınlaştırılabilir. Bu yaygınlaştırma neticesinde de neler yapabileceğimizi daha net görebiliriz.” dedi. Ayrıca, Bakü Zirvesi sırasında Başbakan Erdoğan, Ahmedinejad ile Suriye üzerine başarılı bir görüşme gerçekleştirdi. Son olarak Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Suriye’de taraflara Kurban Bayramı boyunca ateşkes çağrısı yaptı.

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Türkiye’ye sığınan Suriye vatandaşları ile Suriye’de eğitim görmekte iken ön lisans, lisans ve yüksek lisans eğitimlerine ara vermek zorunda kalan Türk vatandaşı öğrencilerin 2012-2013 eğitim öğretim yılına mahsus olmak üzere Gaziantep, Kilis 7 Aralık, Harran (Şanlıurfa,) Mustafa Kemal (Hatay), Osmaniye Korkut Ata, Çukurova (Adana) ve Mersin Üniversitelerinde özel öğrenci olarak ders alabilmelerine, öğrencilerin durumlarını belirten belgeleri olmaları halinde bu belgelerin incelenerek, belgelerinin olmaması halinde ise beyanları dikkate alınarak özel öğrenci olarak ders almalarının sağlanmasına karar verdi.

Türkiye’de Suriyeli ilkokul ve ortaöğretim öğrencileri de çadırkentlerde eğitime başladı. Örneğin, Kahramanmaraş-Türkoğlu çadırkentinde 600 Suriyeli öğrenci, oluşturulan 24 derslikte eğitimlerine başladı. Çadırkentte öğretmenlik yapabilecek durumdaki 16 Suriyeli de çocuklara öğretmen oldu. Ayrıca, çadırkentler dışında akrabalarının yanında veya ev kiralayarak ikamet eden Suriyeli ailelerin çocuklarına da eğitim verilmeye başlandı. Örneğin, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey’in çabalarıyla Gaziantep’te oturmaya başlayan Suriyeli ailelerin okul çağındaki 600 çocuğun eğitim sorunlarını çözmek için bir eğitim merkezi oluşturuldu. Söz konusu merkezde ilkokul çağında 245 çocuk eğitim görmeye başladı. Merkez’de 8 sınıfta 8 öğretmen bulunuyor. Öğrenciler dört servis aracıyla da evlerinden alınıp taşınıyor. Merkezde yetişkinler için de 290 kişilik sınıf bulunuyor. Suriyeli çocukların aileleri de merkezdeki konferans salonunda Türkçe öğrenecektir.

Ankara, 18 Ekim’de de Suriye üzerine barışa dönük çabaların desteklendiği “The Day After: Supporting a Democratic Transition in Syria” projesine de ev sahipliği yaptı. Proje, USIP (United States Institute of Peace) ve SWP (Stiftung Wissenschaft und Politik) ile ortaklaşa yürütüldü ve projenin sunumuna ORSAM ev sahipliği yaptı. “The Day After”, Suriye’de rejimin yıkılması sonrası yeni Suriye’nin nasıl olacağı üzerine Suriyeli bütün grupların bir araya gelmesi ile gerçekleştirilen bir alt yapı çalışmasıdır. Projenin bitiminden sonra “The Day After” STK’ya dönüşerek kurumsallaşmaya çalışmaktadır.
 23 EKİM 2012Hasan Kanbolat, ORSAM Başkanı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder