16 Nisan 2013 Salı

Bireysel emeklilikte devlet katkısı neden gecikiyor?


Bireysel Emeklilik Sistemi’nde devlet katkısının katılımcıların hesaplarına ne zaman yatacağı, bir süredir merak konusu. Devlet katkısı geciktikçe, vatandaşın aklındaki soru işaretlerinin de arttığını ifade eden Hürriyet Gazetesi yazarı Noyan Doğan, devlet katkısında yaşanan gecikmenin, ödemelerin yapılmayacağı anlamına gelmediğini belirtti. Gecikmenin iki nedeni olduğundan bahseden ve bunları altyapı ile ilgili yaşanan sıkıntılar ve devlet katkısındaki birikimlerin değerlendirileceği fonların kurulmasında yaşanan gecikmeler olarak sıralayan Doğan’ın köşe yazısı şöyle:
“Haftalardır okuyucular soruyor… Sadece okuyucular değil, sokakta tanıyan ve konuyla ilgili kim varsa çevirip, soruyor…
Bireysel Emeklilik Sistemi’nde devlet katkısı ne zaman yatacak? Ocak’ta yatmadı… Şubat’ta da yatmadı… Mart dediler, yatmadı… Nisan ayının ortası geldi halen ses yok. Hal böyle olunca da… Yani, devlet katkısı gecikince, dedikodu mekanizması da çalışmaya başladı… Yok efendim, devlet katkısının baştan yatmayacağı belliymiş… Para mı varmış ki, devlet ödeyecekmiş…
Doğrudur… Devlet katkısında bir gecikme var. Ama gecikme olması, ödenmeyeceği anlamına gelmiyor. Para mı yok? Var… 2013 bütçesine, 1,2 milyar liralık devlet katkısı ödeneği kondu. Devlet, kime ne yatıracağını mı bilmiyor? Hayır, biliyor. Peki, o zaman, sorun ne? Anlatayım…
Geçen hafta tarım sigortaları ile ilgili bir toplantı için Ankara’daydım. Toplantıya; Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Tarım Bakanı Mehdi Eker ve Hazine yetkilileri başta olmak üzere, birçok bürokrat katılmıştı… Fırsattan istifade, devlet katkısındaki gecikmeyi konunun yetkilileri ile konuştum ve işin aslını öğrendim.
Öncelikle şunu belirteyim. Bu devlet katkısı, çok kolay bir iş değil. İşin içinde Maliye Bakanlığı var. Hazine var. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) var. Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM) ve bireysel emeklilik şirketleri var. Yani, çok taraflı bir uygulama.
Sistemi kurmak kolay değil
Gecikmenin ise iki nedeni var. Birincisi, altyapı ile ilgili. Daha açık bir anlatımla; devletin, özel sektör üzerinden vatandaşa katkı yapması, çok görülmüş ve yaygın bir uygulama değil. Dolayısıyla, yukarıda saydığım ilgili tüm kurumların, bu iş için altyapılarının tam olarak oturmuş olması gerekiyor. Gerekiyor ki, sistem sorunsuz işlesin.
Eminim, ‘ne var canım bunda’ diyeceksiniz. Öyle değil işte. Bireysel Emeklilik Sistemi’ndeki her bir katılımcı için, emeklilik şirketleri iki ayrı hesap açacak. Biri, katılımcının kendi yatırdıklarının biriktiği hesap. Diğeri, devlet katkısının biriktiği hesap. Her bir emeklilik şirketi, her bir katılımcının aylık ödediği katkı payı üzerinden; hak edeceği yüzde 25’lik devlet katkısını hesaplayacak ve bunu EGM’ye bildirecek. EGM, gerekli denetimi yaptıktan sonra, listeleri Hazine’ye iletecek. Hazine de, katılımcıların hesabına devlet katkısını yatıracak. Katılımcı da kendi adına yatan katkı tutarını, her ay takip edecek.
Daha bitmedi… Devlet katkısının yönetimi için SPK’nın izniyle ayrı fonlar kurulacak… Hazine’nin her bir kişi için yatıracağı devlet katkısı tutarı, bu fonlara yönlendirilecek. Tüm bu işlemler yürürken de katılımcılara eksik ya da fazla devlet katkısı yatmasın diye sürekli denetim yapılacak. Kusura bakmayın ama ben bile sistemin işleyişini yazarken yoruldum. Varın, bu işin altyapısının kurulmasını ve tüm kurumların birbirleri ile entegre edilmesinin kolay bir iş olmadığını, siz düşünün.
SPK, düzenlemeyi yeni yaptı
Gecikmenin birinci nedeni bu… Ama asıl önemli neden, devlet katkısındaki birikimlerin değerlendirileceği fonların kurulmasında yaşanan gecikme… Nitekim SPK, kurulacak fonlar ve bu fonların içinde nelerin olacağına yönelik düzenlemeyi, Mart ayının ortasında yaptı ve yayınladı. Emeklilik şirketleri de Mart’ın ortasından itibaren kuracakları emeklilik fonları için müracaat etmeye başladı.
Anlayacağınız, Hazine, devlet katkılarını yatırsa da bir işe yaramayacaktı. Çünkü bu katkıların nerede ve nasıl değerleneceği daha düne kadar belli değildi. Dolayısıyla da bu katkılar, yatırıma yönlenemeyecek, kimseye de bir faydası olmayacaktı. Şimdi artık, fonlar kurulmaya başladı.
İşte aylardır, ‘ha yattı ha yatacak’ diye beklenen devlet katkısının gecikme nedeni budur. Haliyle diyeceksiniz ki, ‘iyi anladık da ne zaman yatacak?’. Az, biraz sabır. Bildiğim kadarıyla emeklilik şirketleri Ocak-Şubat-Mart ayına ait; kimin, ne kadar devlet katkısı hak ettiğine dair hesapları, yani listeleri EGM’ye bildirdi. Benim tahminim, bu ayın sonunda ya da en geç Mayıs ayının başlarında bireysel emeklilik katılımcıları, hesaplarında yüzde 25’lik devlet katkısını görecekler.”

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder