Lumberjack’i satın aldıktan sonra rotasını uluslararası sulara yönelten Ziylan’ın kaptan köşkündeki tek kadın olan Jaklin Güner, kadınların iş hayatındaki başarısının önsezi ve empati yetenekleriyle ilişkili olduğu görüşünde. Güner, öfkesini biriktirmemek için her ay bir kez patronuyla eşit koşullarda konuşuyor.
Jaklin Güner, mühendis, 15 yıl YKM’de Genel Müdürlük görevinin ardında 9 ay önce Ziylan Grubu’na transfer oldu. Bu yıl 1 milyar TL ciroyu geçecek olan Ziylan Grubu’nun başına da bir kadın CEO geçmiş oldu. Ziylan Grubu’nun bünyesinde Türkiye’nin ilk ayakkabı mağaza zinciri FLO bulunuyor. FLO mağazalarında Polaris, Kinetix, Dockers gibi markaların yanı sıra çizgi karakterlerin lisanslı ayakkabıları da yer alıyor. Grup geçen yıl da İtalyan Lumberjack’i satın aldı.
Bir dünya markasını satın alan grup, çıtasını yükseltti ve 2023’te Türkiye’den çıkmış 10 global markadan biri olma hedefini koydu. Bu hedefe ulaşmada atılacak adımların başında da kurumsallaşma geliyordu ki Jaklin Güner bu noktada devreye girdi. Ziylan Grubu Başkanı Mehmet Ziylan, dünya markası olma yolundaki grupta dördü kendi ailesinden olmak üzere yedi kişinin yer aldığı yönetim kurulu masasında tek kadın olarak Jaklin Güner’i seçti. Yalnız Jaklin Güner’in bir şartı vardı: Ayda bir kez Mehmet Ziylan’la karşılıklı oturup eşit koşullarda konuşmak. Elbette bu şart da kabul edildi. Güner sorularımı yanıtladı.
Tutkularının peşinde...
* Uzun yıllar çalıştığınız YKM’den geçtiniz? YKM’nin Boyner grubuna satılması öncesinde orada kadın patronlarla çalıştınız. Şimdi patronunuz erkek. Baktığınızda ne tür farklar görüyorsunuz?
YKM’de de kurumsallaşma sürecinde bünyeye katılmıştım. 15 yıllık bir süreçten sonra Mehmet Bey’in (Ziylan) gelecek hedefleri beni çok heyecanlandırdı. Uzun konuşmalardan sonra, grubun Lumberjack’i alması, başka markalar alma iştahı, büyüme tutkusu ve çıtanın çok yukarı konulması beni etkiledi. İş yaparken tutkularımın peşinden gidiyorum. Değişim, hız beni çok heyecanlandırır. Mehmet Bey’in Ziylan Grup için koyduğu gelecek hedefleriyle benim gelecek planlarımın çok örtüştüğünü gördük. Karar almam kolay oldu. YKM’de de çok güzel günlerimiz oldu. Her birisinin artıları eksileri var. YKM’deki patronlarım Lale Hanım’ın da, Gülay Hanım’ın da kendimi bir kadın olarak geliştirmem noktasında çok ciddi katkıları olduğunu düşünüyorum. Trendler, giyim, stil sahibi olmak, kadının iş hayatında bakımlı olması. Bu konularda çok sohbet ettik, daha sofistike bakış geliştirdim. Erkek patronla olan iletişimde ise ilişki daha matematik, daha rakamlarla akıyor. Ama ben ikisinin de artıları olduğunu düşünüyorum. Ziylan’da 7 kişilik yönetim kurulunda tek kadın üyeyim. İş hayatına Arçelik’te başladım. Çimento sektöründe de Fransızlarla çalıştım.
* Bu kadar farklı sektörlerde yöneticilik nasıl olabiliyor?
Endüstri Mühendisliği mezunuyum. Bizler çok yönlü oluyoruz galiba. Analitik olmayı getiriyor mühendislik. Esasında iş yönetirken yaptığınız şey hep aynı. Her CEO’nun bir yol haritası olmalı.
Kârlılığı, pazar payını, üretim tarafını da dikkate almanız lazım. Çok boyutlu bakmalısınız. İnsanlarla çok iyi iletişim kurabildiğimi düşünüyorum. Empati kurabilmek önemli. Bunun da bana çok şey kazandırdığını düşünüyorum. Bazen bir toplantı masasında çok inandığınız bir şeyi hararetle savunurken birinin beden diliyle geride kalması, inanılmaz tehlikeli bir şeyin habercisi olabiliyor.
Ben mesela o insanın mutlaka konuşmasını sağlarım. Niçin katılmıyor, herkes inanırken, o niye inanmıyor. Bunları duymak, her sesi duyabilmek önemli. Her karakteri kucaklayabilmek. Bu biraz kadın olmanın da getirdiği artı bir unsur. Her şeyi duymaya hazır olmak. Kadının daha pratik. Aynı zamanda hem evimizi yönetiyoruz, hem işi idare ediyoruz. Çocuğumuzu yönetiyoruz. Kadınsanız hep minimum kaynakla maksimum çıktıyı üretmeniz gerekiyor.
Dört yöneticiden biri kadın
* Kadın çalışan oranınız nedir?
Kategori ürün direktörlerimizin hepsi kadın. 5 binin üzerinde çalışanı bulunan Ziylan grubunda kadın çalışan oranı yüzde 36. Tüm yöneticiler içindeki kadın yönetici oranı ise yüzde 22-25. Yılda 20 milyon çift ayakkabı satıyoruz. 2014’te mağaza sayısını 300’e çıkarmayı planlıyoruz. İstihdamımıza 600 kişi daha eklenebilir...
* İş hayatında kadın yönetici oranının artması için yapılması gereken uygulamalar sizce neler?
Evli kadınlar için eşin desteği çok önemli. Ben konuda çok şanslıydım, eşim hep yüreklendirdi, Şerif’le sınıf arkadaşıydık.
Kadınlar öyle formatlanmışlar ki; çok pratikler, empati kurabiliyorlar. İyi bir eğitimle bütün engellerin aşılabileceğine inanıyorum. Kadınlar yaptığı işin sorumluluğunu taşıyor. Yanlış buluyorsa söylüyor, bunun sorumluluğunu yöneticiye pas etmiyor hemen. İşi biraz fazla yaşıyor, biraz fazla içselleştiriyor. Bu bazen bir yönetici için antipatik de olabiliyor.
Yani kötü şeyleri duymaya hazır değilse bu rahatsızlık verici gibi algılanabiliyor. Ancak kadının bu kadar sofistike bakması, öngörülerinin bu kadar yüksek olması her zaman hayat kurtarıyor. Güçlü sezileriyle tehlikeyi çok daha hızlı algılayabiliyor.
Bunun iletişimini yaparken kullandığı dili iyi seçemezse, yöneticileri tarafından bu farklı okunabiliyor. Açıklık, dik durmak, tutkulu olma ama iletişimi doğru kurmak çok önemli. Bu nedenle belki kadın istihdamını artırıcı çabaları sadece işyeriyle sınırlı tutmamak, eğitim sisteminden, müfredattan başlamak gerekiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder