27 Mart 2013 Çarşamba

DÜNYANIN PETROLÜNÜ YÖNETEN GIZLI EL: VITOL


Didem ERYAR ÜNLÜ

27 Mart 2013 Çarşamba 06:00


Vitol, çok bilinen bir şirket değil, fakat petrol ticaretinde dünyanın en büyük özel şirketi konumunda. Günlük ham petrol ticareti 5 milyon varilin üzerinde olan şirketin, 2012 yılında 303 milyar dolara ulaşan cirosu Chevron ve Toyota'yı geride bırakıyor. 
1966 yılında Hollanda'nın enerji başkenti Rotterdam'da kuruldu. 
 
Dünyanın en büyük bağımsız enerji ticareti şirketleri arasında yer alıyor.  
2012 yılı toplam cirosu 303 milyar dolar oldu. 
Günlük ham petrol ticareti 5 milyon varilin üzerinde.  
Avrupa'ya yılda 25 milyar metreküp gaz ticareti yapıyor.
2012 yılında 117 milyon ton ham petrol satışı; 9.3 milyon ton LPG ticareti gerçekleştirdi. 
Houston, Moskova, Dubai ve Singapur gibi dünyanın önemli merkezlerinin dahil olduğu 30'un üzerine bölgede ofisi; 3 bin 316 çalışanı bulunuyor.
 
Bu şirketin adı Vitol. Petrol ticaretinde dünyanın en büyük özel şirketi. Şirketin geliri
 
Chevron veya Toyota'dan daha fazla; fakat ismini bilenler çok değil. 
Chevron ve Toyota'dan daha fazla kazanıyor
 
Vitol'ün 57 yaşındaki CEO'su Ian Taylor, Fortune'a yaptığı açıklamada, "Petrolü bir yerden alıp, başka bir yere satıyoruz. Amacımız kar etmek" diyor. Aslında yaptıkları iş bu kadar kolay değil. 2012 yılında 303 milyar dolar ciro açıklayan şirket, satış açısından dünyanın en büyük özel şirketi konumunda. Yaklaşık 350 tane ortağı olan Vitol, eğer borsada işlem görüyor olsaydı, Fortune 500 listesinde, Chevron ve Toyota'nın önünde, 7. sırada yer alacaktı. 
 
Fakat asıl ilginç olan, bu büyük iş hacmine rağmen, Vitol'ün sektör tarafından fazla tanınmaması. Uzmanlar, Vitol'ü sektördeki "gizli el" olarak tanımlıyorlar. Şirketin ismini duymuş olmalarına rağmen, şirket hakkında detaylı bilgiye sahip değiller.
 
Günde 5 milyon varil petrol ticareti
 
Vitol'ün işi, CEO Taylor'un da dediği gibi dünyanın bir yerinden diğer yerine petrol ve gaz taşımak. Şirket günde 5 milyon varil petrol taşıyor. Taylor, "Önemli olan petrolü ihtiyaç duyulan yere götürmek" diyor. Tabii ki bu iş, çok önemli bir lojistik kapasitesi gerektiriyor. Vitol bunun için 5 bin 400'ün üzerinde gemi kiralamış. Şirketin aynı anda hareket halinde olan tankerlerinin sayısı ise 200'ü buluyor.
 
Vitol'ün asıl rolü, dünya genelindeki Shell ve Exxon gibi petrol üreticileri ile yüzlerce küçük oyuncu arasındaki boşluğu doldurmak. Uzmanlara göre bu ticaret modelinin son dönemde yükselişe geçmesi, eski, entegre sistemin çökmesinden kaynaklanıyor. Fortune'a açıklamada bulunan IHS Cambridge Enerji Araştırma Bölümü Başkanı Dan Yergin, bu değişimi şöyle anlatıyor: "Petrol bir zamanlar, tek bir şirket aracılığıyla kaynak noktasından çıkar, boru hattına kadar akar giderdi. 1970'lerde yaşanan ilk petrol krizi ile birlikte bu durum değişmeye başladı." 
 
Suudi Arabistan'a benzin, Exxon'a rafine etmesi için hampetrol satan Vitol, bu değişimin en somut örneği. Vitol'ün alıp-sattığı enerji hacmi - ki bu doğalgazdan petrole, jet yakıtından kömüre kadar uzanan geniş bir yelpazeyi kapsıyor - on yıldan az bir zaman içinde inanılmaz bir artış kaydetti. Ian Taylor 1995 yılında CEO'luk konumuna geldiğinde, şirketin gelir düzeyi 13 milyar dolar civarındaydı. Bu rakam 10 yıl öncesine kadar 50 milyar doların altındaydı. Bugün ulaşılan rakam ise ortada. Tam 303 milyar dolar. Bu arada Vitol'ün, dünya şeker arzının yüzde 5'ini de yönettiğini belirtmekte fayda var.   
 
Vitol'ün en büyük rakibi iki sene önce halka açılan ve Fortune 500 listesinde 14. sırada bulunan İsviçreli Glencore. 115 milyar dolarlık eneji ticareti gerçekleştiren Glencore, öncelikli olarak metal piyasalarında faaliyet gösteriyor.
 
Vitol, risk yönetiminde gösterdiği başarı sayesinde, birçok şirketin iş yapmaktan çekindiği ülkeyi müşterileri arasına dahil edebiliyor. Vitol'ün geçtiğimiz senelerde iş yaptığı ülkeler arasında Yunanistan, Mısır ve Yemen gibi güven sorunu yaşayan ülkeler bulunuyor. 
 
Serbest petrol ticareti hacmi daraldı
 
Vitol son yıllarda, ABD, BAE, İSviçre ve Belçika gibi ülkelerde rafineri, terminal binaları, boru hatları satın almaya başladı. Bunun yanı sıra, Rusya ve batı Afrika'da petrol arama çalışmaları yapıyor. Şirket aynı zamanda 2011 sonunda, Afrika'nın 14 şehrindeki bin 300 Shell gaz istasyonunu almak için bir ortaklık imzaladı. Tüm bu gelişmeler dikkate alındığında Vitol'ün, iş yaptığı entegre petrol şirketlerine benzemeye başladığını söyleyebiliriz.  Vitol'ün rakipleri de aynı yolu izliyor.
 
Şirketin CEO'suna göre, bu yatırımlar petrol ticaretinde rekabet gücü kazanmak açısından kaçınılmaz. Taylor, 2011 yılına kıyasla 2012'de petrol ticareti hacimlerinin daraldığı gerçeğini kabul ediyor ve "Artık eskisi gibi serbest bir şekilde yapılan petrol ticareti hacmi yok. Bunun için çok fazla çaba sarfediyoruz ama büyük bir hacimden bahsetmek mümkün değil" diyor.
 
Son 30 yılın en büyük dönüşümü
 
Danışmanlık şirketi Oliver Wyman tarafından gerçekleştirilen "Emtia Ticaretinde Yeni bir Dönemin Başlangıcı" isimli rapor, sanayide son 30 yılın en büyük dönüşümünün yaşandığına dikkat çekiyor. Raporun yazarlarından Graham Sharp bu dönüşümü Fortune'a şöyle değerlendirmiş: "Şirketlerin varlıkları, insan kaynakları idi. Her zaman özel şirketlerin olmasının nedenlerinden biri budur. Bu şirketler piyasada fazla değer bulmazdı. Bu şirketlerin faaliyet göstermesi için uzun vadeli sermayeye de ihtiyaç duyulmazdı. Bugün şirketler, kurumsal yapı kazandıklarından, uzun vadeli finansmana ihtiyaç duyuyorlar. Bu yüzden halka açılmak daha cazip hale geliyor."
 
Yaptığı iş hacmi dikkate alındığında, Vitol'ün hala görünmez bir güç olarak kalması pek mümkün görünmüyor. CEO Ian Taylor'un arzusu ise, enerji sektörünün daha verimli bir şekilde çalışması adına "yararlı rol" üstlenen bir şirket olmak; korkulan bir şirket olmak değil. 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder